Eğitim ve Öğretime Bir Bakış

Eğitim; insanın dünyaya geldiği andan itibaren ka­zandırmak istediğimiz istendik davranışlardır. Bu eğitim birey ölünceye kadar devam eder.

Eğitim ve öğretim kavramları birbirini tamamlar. Bi­rey öğrenmeyi gerçekleştirirken eğitimde alır. Bu ger­çekleştiği düzeyde eğitim ve öğretimin kalitesi artar.

Çocuklarımıza ilk eğitim aile ortamında verilir. Okul öncesi eğitime başlamadan önce ailenin ço­cuğuna kazandırması gereken olumlu davranışlar vardır. Çocuk çevresindeki olayları kavramaya baş­ladığında ailesi çocuğun uyması gereken kurallara, davranışları, yaş seviyesine göre verilmelidir. Bu dönemde yapılan yanlışlıkların düzeltilmesi uzunca bir süre almaktadır. Bu yanlışlıkların yaşanmama­sı için 0-4 yaş aralığında aile eğitimlerinin sıklıkla verilmesi önemlidir. Ülkemizde 0-4 yaş aile eğitimi çalışmalarında yeterli mesafe alınamamıştır.

Milli Eğitim Bakanlığı hayat boyu öğrenme genel müdürlüğü programlarında çeşitli aile eğitimi prog­ramları bulunmakta. Ancak talep istenilen seviyede değil. Okul öncesi eğitimin önemi konusunda ailelere gerekli tanıtımların bilgilendirmelerin sosyal medya üzerinden yapılarak özendirilmesi gerekmektedir.

Sosyal medya; bu yüzyılın en önemli iletişim aracı­dır. Bu konu üzerinde eğitim bilim adamlarının sü­rekli araştırmalarına ve birey üzerindeki olumsuz et­kilerinin azalması için gerekli çalışmaları yapmaları gerekir. Sosyal medyanın yeniden yapılandırılarak Anayasamızdaki değerlerimize uygun bir niteliğe kavuşması gerekmektedir.

Eğitimin önemli unsurlarından biri de iletişimdir. Eği­timde başarıya ulaşmada aile okul öğrenci önemli bir yer tutar. Bu unsurlar eğitimin işleyişi sırasında farklı görevler üstlenirler. Her biri bir disiplindir. Disiplinler arası iyi bir iletişim eğitimde kaliteyi artırır. Ailenin çocuk okula başlamadan önce kazandıracağı davranış­lar eğitimi olumlu/olumsuz yönde etkiler (Eşyalarını düzenli kullanma, kendini ifade etme, paylaşma, yar­dımlaşma, temizlik alışkanlığı, verilen görevi yerinde ve zamanında yapma gibi alışkanlıklar önemlidir).

Aile çocuklarına karşı sorumluluklarını yerine ge­tirdiği sürece bir üst öğrenimde başarı artıyor. Sı­nıf genelinde böyle bir ortam oluşturulursa eğitim hedeflerine daha çabuk ulaşılır. Sınıf ortamındaki farklılıklar disiplinler arasında daha çok çaba emek gerekmektedir. Burada öğretmene büyük sorumlu­luk düşmektedir. Öğretmenler öğrenci seviyelerine göre ders çalışma programları hazırlamalıdır. Bu ça­lışmadan aile de haberdar edilmelidir.

Okullar eğitim sisteminin ana gövdesini oluşturmak­tadır. Eğitim ortamlarını çağın şartlarına göre düzen­lenmesi bilgi aktarımının davranış geliştirmenin öğ­rencide amaç oluşturmanın sağlandığı bir yuvadır.

Öğretmene eğitim-öğretim programlarının uygu­layıcısı olarak, sistemin önemli yürütücüsü başarı veya başarısızlığı belirleyen önemi tartışılmayacak kadar sistemin yüklenicisidir.

Öğretmenler olarak daima yeniliğe açık yorulma­yan, küsmeyen, öğrencisini seven, öğrencide amaç oluşturmaya çalışan, öğrencisinin problemini çözen, gelişimine katkı sağlayan, bize ait olan değerleri öğ­rencilerine öğreten mükemmel bir insan modelidir.

Öğrencilerin gelişim evrelerine dikkat edilmelidir. Yap­tıkları yanlışlara anında müdahale edilmeli ve doğru olan gösterilmelidir. Eğitim öğretimi etkileyen diğer faktör ise çevredir. Öğrencinin gelişimini etkiler okul ailenin öğ­rencinin arkadaş gruplarını iyi takip etmesi gerekir.

Okul müdürü olarak uzun yıllar çalıştım, başarıda temel unsur ekip çalışmasıdır. Eğitim paydaşlarını mutlaka dinledim, takip ettim, problemlerin üzerine uygun şartları oluşturarak mutlaka gittim ve çözüm yollarını eğitim paydaşlarıyla birlikte oluşturdum.

Okullarda yapılan deneme testlerinin sonuçları öğ­retmenlerle birlikte değerlendirilir ve tedbirler be­lirlenir, veli bilgilendirilmeleriyle alınan tedbirler uygulanır ve takibi yapılarak başarı sağlanır. Ku­rugöl Mehmet Akif Ersoy Orta Okulunda çalıştığım 1987 yılından itibaren rehberlik faaliyetlerinde de­ğişik kurumlardan temin ettiğim rehberlik testlerini uygulayarak eğitime bir ivme kazandırdım. Çalış­tığım okullarda LGS ye hazırlanan öğrencilere ta­kip formları oluşturarak eksik alanların yeterli hale gelmesine çalışılmış, köyler dahil veli ev ziyaretleri gerçekleştirilerek okulda bir sinerji oluşturulmuştur. Görev yaptığımız sürece insana yaptığım hizmetten mutluluk duydum, yorulmadım mutlu bir şekilde pişmanlık duymadan görevimden ayrıldım.

Değerli kardeşim Eyüp Özeren Bey’in çabalarıyla Mucur Sağlık Sosyal Eğitim ve Yardımlaşma Vakfı kurulmuş ve faaliyete başlamıştır. Şahsında emeği geçen başta Eyüp Bey olmak üzere diğer  arkadaşlara teşekkür eder çalışmalarında başarılar dilerim.